Mutlu olmanın formülü nedir diye sormuşlar bir
bilgine. Bilgin tek sözcükle işi
özetlemiştir. Ne istediğini bilmek. İnsan ne istediğini bilmediği için hayat
boyu mutsuz bir yaşam sürer. Hayatını renklendiremez ve çileler çekmeye başlar.
Ne istediğini bilmediği için hangi okula gideceğini
bilmez. Hayat onu sürükler durur.
Mesleğini kendisi değil sınavlardan aldığı puanlar belirler. Meslek seçiminde
kendisi hariç herkes söz sahibidir. Anne ve baba belirler ne iş yapacağını.
Okuldaki rehber öğretmenin yönlendirmesi ile mesleğini seçer. Üniversiteyi
kazanır mesleğini yapmaya başladığı anda pişmanlıklar yaşamaya başlar.
Sevmediği bir mesleği yıllarca yapmak zorunda kalır. Zaman doldurmak para
kazanmak için sevmeden bir mesleği icra eder.
Ne istediğini bilmeden sever. Arzularını nefsini doyurmak
için hiç tanımadığı birisine evet demenin mutluluğunu yaşar. Zamanla her şeyin
arzu ve nefis olmadığını anlar. Çok geç kalmıştır birçok şey için. Çocuk
doğmuştur. Çocuğun hatırına sürdürülür ilişki. O etkilenmesin diye katlanılır
her şeye. Bıçak kemiğe dayanıncaya kadar aynı evde iki yabancı gibi yaşamaya
devam edilir.
Ne istediğini bilmeden hayat boyu mücadele eder. Hep daha
fazlasını kazanayım derken elindekinden olur. Elinde olmayan da kaybedilir.
Borçlanılır sağa sola. Her şey kaybedilir zamanla. Para itibar kredi ve yaşama
sevinci. Oysa ne istediğini bilseydi
insanoğlu tüm bu yaşadıklarını yaşamayacak hayatı güllük gülistanlık içinde
olacaktı.
0 yorum:
Yorum Gönder